NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
2- (2277) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا يحيى بن
أبي بكير عن
إبراهيم بن
طهمان. حدثني
سماك بن حرب
عن جابر بن
سمرة. قال :
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "إني
لأعرف حجرا
بمكة كان يسلم
علي قبل أن
أبعث. إني
لأعرفه الآن".
[ش
(إني لأعرف
حجرا بمكة)
فبه معجزة له
صلى الله عليه
وسلم . وفي هذا
إثبات
التمييز في
بعض الجمادات،
وهو موافق
لقوله تعالى
في الحجارة :
وإن منها لما
يهبط من خشية
الله. وقوله
تعالى: وإن من
شيء إلا يسبح
بحمده].
{2}
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe
rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya b. Ebî Bükeyr İbrahim b. Tahman'dan rivayet
etti. (Demişki): Bana Simâk b. Harb Câbir b. Semûra'dan rivayet etti. Câbir
şöyle demiş: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Ben Mekke'de bir taş
bilirim. Nebi olarak gönderilmezden önce bana selâm veriyordu. Ben onu şimdi
(de) pek âlâ biliyorum.» buyurdular.
İzah:
Bu hadis-i şerif, Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in bir mucizesini isbat etmektedir. Bu hadîs bazı
cansızların temyiz sahibi olduklarını gösteriyor ki; Teâlâ Hazretlerinin taşlar
hakkında
«Gerçekten onlardan
bazıları Allah korkusundan aşağı yuvarlanırlar.» [Bakara 74] âyeti kerîmesiyle;
«Hiç bir şey yok ki, onun hamdi ile tesbih etmesin.» [İsra 44] kavli kerîmine
muvafıktır... Bu âyet üzerinde meşhur hilaf vardır. Sahîh kavle göre hakikaten
her şey Allah'ı tesbih eder. Allah eşyada hâline göre temyiz halkeder. Taşın
Hz. Mûsâ'nın elbisesini kaçırması, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile
zehirli kolun konuşması, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) çağırdığı vakit iki
ağaçtan birinin diğerine yürümesi ve emsali hep bu kabildendir.